17.4.2021 - İzmir
Pencerenin önündeki cam güzeli, heyecandan yaprakları alı al, moru mor seslendi:
-Arkadaşlar, sokakta kavga var..
Amaann, birbirlerini öldürecek bunlar!..Ay bakamicam.
Üst katta, dallarını olanı biteni görebilmek için olabildiği kadar uzatan, her bir çiçeğini kulaklık olarak kullanan Mercan , merakla bağırdı;
- N'oluyor yahu, bi düzgün anlat,kimler dövüşüyor, dertleri neymiş?..
Cam güzeli seyre dalmış, duymuyor bile. .
- Kız bi ses ver, çatlatma..
Onun umurunda değil,bir vurana, bir kaçana bakıyor.. Sanırsın ki pin pon maçı izliyor..
- Huu , kime dedim?..
-Ay sabırsız, dur anliyim, sana da anlatırım..O, eğlenceyi anlatırken kaçırmak istemiyor.. İçin için kıkırdıyor..
- Yok, bu adam olmaz, meraktan öldürür..
Duvara tırmanan, şımarık sarmaşık;
-Ne minnet ediyorsun, şimdi ben bakar, gelirim.Biraz daha tırmanırsam daha iyi görürüm..
Paatt!!..
-Aman, terliğim düştü..
Bahçede çay içen Vapur Dumanıyla, Begonya tam çay bardağını ağızlarına götürüyorlardı ki, yürekleri ağızlarına geldi..
O telaşla sıcak çayı yutuverdiler.. Ağızları yandı..Ya kıyamam..Ne güzel muhabbet ediyorlardı.. İkisi de çığlığı bastı..
Ah, yandım!! N'oolduu??..
- N'olacak, sarmaşığın terliği kovaya düştü, gürültüden korktuk..
Bir müddet ağızlarının yangısıyla uğraştılar, çay da halli haram oldu, üff ..
Uyumakta olan Sabah akşam sefası, gözlerini yarı araladı,
-Yav bi rahat vermediniz, nedir bu haliniz?..
-Sen uyu, uyu..Sokakta kıyamet koptu, ama cam güzelinin keyfini bekliyoruz,anlatacak ..
Arka bahçedeki zeytin ağacı, bütün bilgeliği ve ağırlığıyla yavaşça seslendi:
-Çocuklar, sakin olun.Size ne sokaktaki kavgadan? İşinize , gücünüze bakın..
Zeytinin gölgesine sığınan, limon fidanı;
- Ama ben ,çok korktum, diye sızlanıyordu..
Zeytin,
- Korkma, ben buradayım..
Limon,
- İhı ıhı..
Ta ,dama kadar uzanan, üstü koruk dolu Asma, burnu pek havada:
- Ne kadar avamsınız, size ne sokaktaki kavgadan, hiç yakışıyor mu?. Zamanınızı boşa harcamayın, benim gibi hedefiniz yüksek ve üretken olun..
- Hıh, tuzlayım da kokma, bu da kendini ne sanıyosa..
Arka sokağa açılan, bahçe kapısının üstüne salıncak kuran Hanımeli, öz bakımını yapmış , güzel kokular sürmüş..Duvardan hem gelen geçeni izliyor, hem de günün yorgunluğunu sallanarak atmaya çalışıyordu..
-Ay kızlar, komşunun oğlu geliyor, heyecanlı..Hıı arkadaşıyla buluşmuş, belli..
Sait amca elini kolunu doldurmuş yine, eve gidiyor.Hah aferin bizim çocuk koştu, elinden aldı..
Vapur dumanı,
- Çerçi geçerse haber ver, yapraklarım yırtılmış, iğne alacam...
- Tamam.
Üst kattaki Ful,
- Bizi de düşünün, havadis var mı?
Kızmıştı, ter bastı bütün kokusunu etrafa saçtı.Bahçe kapısının yanında Gül , bütün asaletiyle elindeki gergefi işliyordu.Onun görevi gelene gidene gülücük sunmak .
Kavga bitmiş, kalabalık dağılmış, herkes işine dönmüştü..
Birden kapı çalındı..Bir sessizlik oldu..Bahçedekiler çayları sakladı, sarmaşık aşağıya indi,mercan yine kulakları dikti..Zeytin ağacı limona eğildi masal anlatmaya başladı fısıltıyla..
Kapı üç kez çalındı, çiçekler dalgalandı..Yapabilseler hep bir ağızdan baabaa diye bağıracaklar..
Babayı ev, tümüyle bekler.. Eşyalar, evin kedisi, çiçekleri, ekmeği, suyu, babayı bekler..
Çocuklar için bayramdır, koşturur bacaklarına sarılırlar..Baba kokusunu ciğerlerine doldururlar..
Evdeki her nesne kendi dilince babayla hasret giderir, onunla sevinir, onunla neşelenir..
Bu evin babası Vahit usta, büyük bir mutlulukla karşılanmış, evdeki yerini almıştı..
Artık zaman ilerlemiş, uykuya hazırlanan gece, her birinin üzerini sevgiyle örterek günü yolculamıştı..
Hişş..Herkes uyudu.. Çiçekler de .
Yarına Allah Kerim..
Şiir ve Yazıları Filtrele.. |
|
Sitemizdeki Şiirleri |
Şiir ve Yazıları Filtrele.. |
|
Sitemizdeki Şiirleri |